Ana içeriğe atla

bereket, tevekkül ve sabır

insan zihninin de bir bereketi olmalı.

boşda olsa bereketli bir zihin;

iyiye değil hayırlıya talepkar

güzele değil hayırlıya müştak

menfaate değil hayırlıya istekli

mantıklıya değil hayırlıya zorunlu


bereket diyorum ya

kimi zaman iman

kimi zaman ümit

yeisyab iretilerle döşenmiş gözlerime bir sürme

isyanın damlaları akıtır ancak


riskin bir kurşun olduğu zamanlar

silahım tevekküldür

arkadaşlarım ise 

hala hayrın formülasyonu peşinde

oysa matematik kitaplarında ne arar hür irade

ne arar emir ve peygamber


konuşmak, susmaktan kötüyse 

buna nasıl sabredilir

bereketsiz bir tevekkülün sabrı ne de azdır

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ahlâk-i Adudiyye Şerhi - Taşköprülüzade Ahmed Efendi - Kitap Haritası

 

Tanrı Var Mı - W. David Back / Kitap Haritası

 

Vakit Niyet İstikbal-i Kıble

     "Demirden bir kalem ucu ile, fırtınalar içinde bizi tehdit eden bütün yıldırımları toplamalı. Paratonerler gibi, onları mahvetmek için" diyor Abdülhak Şinasi Hisar. Bu sözü neden dediğini hiç sorgulamadan kendi hâl dünyama göre bir kurgunun içerisine oturtup kullanıyorum, kendime bir motivasyon bir itki elde ediyorum adeta bu sözle.       Sözler insanlara ait bir büyü gibi. Değiştirmeyi amaçlıyan eller gibi kulaklarımızın içinden girip beynimizin ve tüm bedenimizi istila ediyor. Bedenin ne yapmak istediğinin bir önemi yok sadece sözün emri ve hissettirdikleri var. Böyle bir durumda kulaklardaki barikatın çok önemi kalmıyor tabi. Özellikle verilerin böylesine çoşkun bir nehirden aktığı gibi akan bir çağda..       Veriler, duyduklarımız ve gördüklerimiz.. Beynimizin içine dalıp karar mekanizmamızı etkileyen her ne varsa, kaçı bizim kontrolümüzde? Kendimize yedirdiğimiz "kontrol bende" manifesto sözü bile kontrolün bende olmadığın...