birazda düşünmek
hor görülmek
aşağılanmak
benim değil, kimsenin hakkı değil
hiçbir akıl terazisi bir kalbin ağırlığını ölçemez
boğazınıza kadar başkalarının hayatına batmışsınız
birilerinin mutluluk rolleri sizi kendinizden o kadar uzaklaştırmış ki
ne kendiniz olabiliyorsunuz ne başkası
sahnedeki rolünüz öyle kararsız ki
riyakar bir maskenin altında eziliyorsunuz
gösterdiğiniz tablo o kadar mide bulandırıcı ki
güzelim dünyayı kirletmemek için
kusmuğumla yaşamaya mecbur kalıyorum
beyniniz lağım çukrunda ibaret olunca
düşünememek virüsü sizi çoktan öldürmüş
oynadığınız oynun figüranı bile olamıyorsunuz
insanı, öyle dar kalıplara hapsediyorsunuz ki
önyargınızda bir bit yavrusu bile yaşayamaz
kaldı ki siz yaşayın ve insan olun
mezarlarınız toprakla değil parayla dolsun
kırdığınız kalpler en ağır cehenneminiz olsun
dünyada doyuramadığınız mideniz, ahirette irinle doysun
yokmuş gibi yaşadığınız şeytan, dostunuz olsun
ezerek yükseldiğiniz insanlar kabir kapınızdan eksik olmasın
iftiralarınız zebanilere yakıt olsun
(Bu şiiri yazdım diye ne çok üzgün ne çok kızgınım. Sadece insanlığın yaşam tarzına bir eleştiridir. Yoksa, hayat hakkında bir olumsuzluk ve ümitsizlik söz konusu değildir. Bilakis, kalemimiz ve fikrimiz yorulmak bilmeyen bir boğanın boynuzları gibi ümitsizliğin ve karamsarlığın böğrünü deşmektedir. Bu bazen eleştiri modunda olabilmektedir.)
Yorumlar
Yorum Gönder