Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dindarlar Neden Dindar Olamıyor?

Tüm dini metinler haksızlığa karşıysa bu kadar dindar olmasına rağmen neden haksızlık dizboyu? Bu konuya yaklaştığımız taraf tek bir yönden farklı olarak o yöne eklenecek bir yön. Evet, "Metnin içeriğinden ziyade yaptırım gücüdür aslında o metne 'kişiyi' sadık kılan." bu cümle metnin içeriğinin önüne geçme amaçlı bir cümle değildir. Sadece etkisinin arttırma yönündeki yolda bulunan bir cümledir.  Metnin içeriği ilk adım, metnin içeriğini güçlü tutan şeyde ikinci adım olarak; "yaptırım gücü". Peki nedir yaptırım gücü ve nasıl ele alıyoruz? Yaptırım gücü kısaca; metnin içeriğinin teorikten pratiğe geçerek hayat bulmasıdır. Burada içeriği tartışmayacağız çünkü gayet açıktır. Hiçbir din haksızlık yapılmasını teşvik etmez bilakis önüne geçer. Bu görüşün pratik hayatta karşılığını göremememiz o metnin üzerinde yaptırım gücüne bir saldırı olduğunu gösterir. O yüzden de uygulama zayıflar. Peki bu nasıl yapılır? Bu genel olarak dini tahrifat çalışmalarıdır. Ama özele

Taşı Kuş Hak Etmiyor

sadece yaşamak istiyorum birazda düşünmek hor görülmek aşağılanmak  benim değil, kimsenin hakkı değil hiçbir akıl terazisi bir kalbin ağırlığını ölçemez boğazınıza kadar başkalarının hayatına batmışsınız birilerinin mutluluk rolleri sizi kendinizden o kadar uzaklaştırmış ki ne kendiniz olabiliyorsunuz ne başkası sahnedeki rolünüz öyle kararsız ki  riyakar bir maskenin altında eziliyorsunuz  gösterdiğiniz tablo o kadar mide bulandırıcı ki güzelim dünyayı kirletmemek için  kusmuğumla yaşamaya mecbur kalıyorum beyniniz lağım çukrunda ibaret olunca düşünememek virüsü sizi çoktan öldürmüş oynadığınız oynun figüranı bile olamıyorsunuz insanı, öyle dar kalıplara hapsediyorsunuz ki önyargınızda bir bit yavrusu bile yaşayamaz kaldı ki siz yaşayın ve insan olun mezarlarınız toprakla değil parayla dolsun kırdığınız kalpler en ağır cehenneminiz olsun dünyada doyuramadığınız mideniz, ahirette irinle doysun yokmuş gibi yaşadığınız şeytan, dostunuz olsun ezerek yükseldiğiniz insanlar kabir kapınızdan

Bilgiden Daha Önemli Bir Şey Varsa O Da Usül (Metod).

 

Okumaktan Yaşamaya Bir Yolculuk

İslam okunan değil yaşanan bir din. (İç muhasebe) Herhangi bir caddede dolaştığımızı düşünelim. Dükkanların camlarında gördüğümüz kıyafetlerle irtibat halinde kalırız ve bir süre sonra kıyafete ihtiyacımız olduğunu düşünüp almaya kalkışırız. Alma kararını verdiğimiz aralık da ne kadar uzarsa aslında ihtiyacımızın olmadığını, bunun gereksiz bir alışveriş olacağını itiraf ederek vazgeçeriz. Oysa kararımızı çok fazla düşünmeseydik ihtiyacımız olduğu kararı doğru olacaktı ve kıyafeti alarak doğru yapacaktır. Şimdi ise almayarak doğru davranışı gerçekleştirdik. Peki doğrular üzerine böyle bir zihin dünyasında yaşarken ne kadar istikametli ilerleyebiliriz?  Şüphesiz burada; zihin dünyasının “cevaplar” üzerinde düşünme yeteneği, araya girip bizi yetiştiren şey olduğunu itiraf etmemiz gerekir. Oysa bir soruna verdiğimiz cevabın doğruluğunu kabul etmekte ve bu doğruluğun, üzerine düşünmede mesai harcamadan yaşarız. Bu ilk düşünüldüğünde "ee ne olacak ki?" dedirtebilir. Oysa bunun önce

Squid Game ve Biz

Anlatılan konular değişse de aslında hep aynı hikayelerdir duyduğumuz yada izlediğimiz. Her zaman insanı anlatırız. İnsanın duygularını, hislerini, yaşamak istediklerini.. Bu yaşamak istedikleri uğruna neler yaptığıdır zaten hayat hikayemiz. Squid game de ne kadar farklı bir dil kullansada insanı anlatır. İnsanın arzuları ve zevkleri uğruna ne kadar ileri gidebileceği. Neler yapabileceği, sonrada nelere mecbur kalacağı. Evet dünya hayatı oyun ve eğlenceden ibarettir. Ta ki ahiret hayatının varlığına iman edene kadar. Evet ahirete iman edene kadar. Bir farenin sonsuza kadar koşsa da aynı yerde kalacağı bir parkurdur dünya hayatı. Hayvanlar için bu pek anlam ifade etmez çünkü onlar farkına varmanın farkına varamamışlardır. Oysa insan için öyle mi? Farkına varabilecek bir zihin, bu farkı değiştirebilecek bir kalbi vardır insanın. Mesele de buradadır zaten. Zihni ve kalbi nasıl tanımlarsak ona göre yaşamamızdadır. Tüm mesele, bazı kavramların hakkını verememektedir. Günlük hayatta doğru ta